Nedendir bilmem ama “yurtdışı tatil” deyince hep akla ilk Roma gelir. Galiba vakti zamanında Audrey Hepburn’lü Vacanza Romana filmi ile iyi PR yapmış İtalya ve Roma akıllarda iyi tatil diye bir yer edinmiş.
Bendeniz ise İtalya ile ilgili ilk yazımın mutlaka Cinque Terre olmasını istedim. Çünkü içinizi kıpır kıpır edecek romantik* alanlara, inanılmaz doğal güzellikte kıyılara ve mini mini trek rotalarına sahip bir bölge burası. En önemli özelliği ise köyler arası ulaşımın sadece trenlerle yahut yürüyüş ile yapılıyor olması.



Cinque Terre İtalyanca’da beş köy anlamına geliyor. Riomaggiore, Vernezza, Manarola, Corniglia ve Monterosso köylerinden oluşuyor. Sarp kayalıklar üzerine inşa edilmiş evler, estetik keşmekeş yaşam stili ve şirin kayıklara ev sahipliği yapıyor bu köyler. Henüz Amerikalılar dışında çok tercih edilen bir destinasyon olmadığından gerçek İtalyanlar ve onların gerçek yaşamlarına tanık olabiliyorsunuz.
İtalyan sahillerinin güzelliği, bakımlı balıkçı kayıkları, üzüm bağları, limon ağaçları, renk renk begonviller, şarap, insanların neşesi bir araya gelince aşk olmaz da ne olur? Bu aşk’ın en kıymetli malzemesi ise köyleri birbirine bağlayan tren yolculukları. Tren’in düdüğünü duyduğunuzda sevdiğinize kavuşmak için yola çıkmaya hazır oluyorsunuz…
Yemek açısından asla sıkıntı çekmezsiniz. Pizzalar, deniz ürünleri ve şarapseverler için Toscana bölgesinin leziz şaraplarını kolaylıkla iyi fiyatlara bulabiliyorsunuz. Benim oradaki en sevdiğim yemek mekanı Vernezza’daki Geleteria (Dondurmacı) oldu. Yerini tarif etmeyeceğim çünkü önünde bekleyen insanlardan ve dükkanın etrafında mutlulukla dondurma yiyen turistlerden kapısını bulmanız hiç zor olmayacaktır. O dondurma öyle efsane bişey ki bir seferinde üst üste 18 top yemeyi başardım. Üstelik bu 18 topun her biri farklı aromaya sahipti. Genci yaşlısı, yerlisi yabancısı herkesler dondurmayı yalayarak yemenin tadına varıyor desem abartmış olmam.
Tren ve yaya yolu dışında öteki ulaşım metodları zor -Riamaggiore’de karayolu var- başka bir deyişle seyrek . Dolayısıyla bu beş köy doğa sever yürüyüşçüler için bire bir.. Yürüyüş rotaları- daha doğrusu patikaları- yer yer tepe yamaçları üzerinden , sık sık yamaç sırtlarından , bazen sahillerden, şarap bağlarından geçmece şeklinde. Tabi bu patikalar dik yamaçlarda olduğundan sık sık toprak kayması, erozyona uğruyor. Dolayısıyla yürümek için yola çıkmadan önce mutlaka yolun açık olup olmadığı teyid edilmeli. Bazı noktalara check point yerleştirilmiş ve geçmek için 7€ gibi bir ücret ödüyorsunuz.




Cinque Terre La Spezia iline bağlı ve aslında baktığımızda bu il pek çok destinasyona sahip geniş bir bölge. Amma velakin gel gör ki bizim ahali tutturmuş bir Portofino diye sadece Portofino’ya gidiyor Cenova üzerinden. Sonra bir bakıyorsunuz Portofinoda her yer Türk İtalyan yok :). Akabinde Portofino’da kahve keyfi paylaşımı yapmak isteyenler latte diye kahve sipariş edip karşılarına süt gelince ama aaaa ben süt siparişi vermemiştim sütlü kahve istemiştim gibilerinden vukuatlar yaşıyorlar. Efenim lütfen yapmayınız etmeyiniz. İtalya’da latte sipariş ederseniz masanıza sadece süt gelir o da kahve içermez. Kahveseverler aman diyeyim.
*Yazar burada hem Romantizm akımını hem de anlam kötülmesine uğramış hali olan Romantikliği kast etmektedir.
Romantizm akımını şu resim çok güzel ifade ediyor. Bir de alta bir tanım ekledim.
1790‘dan yaklaşık 1850‘ye kadar Avrupa‘da edebiyatın müziğin felsefenin görünümünü köklü bir şekilde değiştiren ve resimde bir yenilenmeye yol açan romantizm (fr. romantisme), belli bir tanıma girmeyen niteliğini korumakla beraber, var olmanın özgür bir ruh hâlini işaret etmektedir. Ortaya çıkışında ise 1789 Fransız İhtilali sonrasındaki toplumsal, siyasal ve düşünsel yapının etkileri vardır.